Baro Başkanının Adli Yıl Açılış Konuşması

SAYIN VALİM,

İLİMİZ PROTOKOLÜNÜN SAYIN TEMSİLCİLERİ

SAYIN AVUKAT, HAKİM, SAVCI MESLEKTAŞLARIM

STAJ YAPAN ADAYLAR,

SAYIN ADLİYE PERSONELİ

VE DEĞERLİ KONUKLAR

 

2014-2015 Adli yıl açılış törenimize katılarak bizi onurlandırdığınız için Kırşehir Barosu avukatları adına şükranlarımı sunarım.

Sözlerime adli yıl açılış törenlerinin tarihçesi hakkında kısa bir bilgi vererek başlamak istiyorum.

 Yargıtay kaynaklı bilgilere göre ilk kez 1943 yılında adli yıl açılırken dönemin Adalet Bakanı ve Yargıtay Birinci Başkanı tarafından bir konuşma yapılmıştır. Takip eden yıllarda, fasılalara uğrasa da Adalet Bakanlarının açış konuşmaları yerine yargıyı temsilen Yargıtay Birinci Başkanının yaptığı konuşma ile adli yıl açılışları yapılmıştır. Ve nihayet 1973 yılında yayımlanan Yargıtay Kanunu ile bu durum yasal dayanağa kavuşmuştur. Bu arada 1969 yılında Türkiye Barolar Birliği kurulmuştur. Kuruluşu takiben ilk kez 1973 yılında yapılan adli yıl açılış töreninde Yargıtay Birinci Başkanı ardından dönemin Türkiye Barolar Birliği Başkanı yargılamanın diğer unsuru olan avukatları temsilen açılış konuşması yapmış ve o günden bu yana da Yargıtay’daki törenler bu usulde gerçekleştirile gelmiştir.

         Bu durum avukatların ve dolayısıyla onların meslek örgütü olan Baroların yargının vazgeçilmez bir unsuru olduğunun göstergesidir. Avukatlar ve Barolar, adli yıl açılış törenlerinin misafiri değil ev sahibidir.

        Değerli Misafirler,

        Son 1 yıl içinde dünyada ve ülkemizde olanları hepimiz yakından izledik. Dünyada çıkan iç savaşlarda ölen insanlar için üzüldük.

        Ülkemizde yaşanan başta Soma maden kazası olmak üzere kazalara, afetlere beraber ağladık. Kaybettiğimiz tüm insanlarımızı rahmetle anıyoruz.

        Ancak bunların yanında bizi özellikle ilgilendiren yargı alanında yaşanan değişiklikleri şaşkınlıkla izledik, avukatlar ve Barolar olarak müdahale etmeye çalıştık.

        Geçen sene eylül ayından beri son 1 yıl içinde yargısal alanda gece yarısı yönetmelikler değişti, torba kanunların içinde çoğumuzun ruhu duymadan pek çok kanunda değişiklik yapıldı. Yargı mensupları değişik isimlerle etiketlendi. Yürütmenin işlemleri aleyhine çıkan yargı kararlarının tanınmadığı ilan edildi. Hak ihlali kararı veren Yüksek Mahkeme milli olmamakla suçlandı.  

Adli kolluk vazifesi gören binlerce kolluk görevlisinin, yargılama görevi yapan yüzlerce hakim ve savcının yeri değiştirildi. HSYK Kanunu ile hem HSYK’da hem hakim savcılara eğitim veren Adalet Akademisinin yapısında değişikliğe gidildi. Yapılan bu atamalarla ilgili olarak davalar açıldı. Şimdi büyük bir merakla bu davalarda çıkacak sonuçları beklemekteyiz.

        Savunma açısından yapılan en önemli değişiklik, savunmanın ve avukatların, soruşturma dosyasını ilgili savcının izni olmadan inceleme imkanının ortadan kaldırılmasıdır. Böylece savunmanın delillere, dosyaya erişimi engellenmiştir. Hepimize hayırlı olsun.

        Son 1 yılda yaşadığımız önemli bir diğer değişiklik, TBB tarafından avukatlığa başlangıç için sınav getiren yönetmeliğin, bir torba yasada çıkarılan madde ile kaldırılmasıdır. Bugün Türkiye’de hukuk fakültelerinde okuyan yaklaşık 40.000 öğrenciden bahsedilmektedir. Bunların yüzde sekseninin avukat olacağını düşündüğümüzde sınavın kaldırılması hem meslek açısından hem adalet açısından sorunlara yol açacaktır.  

Bugün adliyede çalışacak katiplerin, cezaevinde çalışacak infaz koruma memurlarının, icrada çalışacak icra müdür yardımcılarının dahi sınavla alındığı bir sistemde yargının 3 önemli kurucu unsurundan biri olan avukatların sınavsız bir şekilde mesleğe alınması ülkemizin yaman çelişkilerinden biridir. İnsanların hakkını savunmak belli bir bilgi birikimini taşımayı zorunlu kılmaktadır. Hukuk fakültesinden mezun olan kişinin hakim savcı olacak bilgi birikimi olup olmadığı hem yazılı hem sözlü sınavla ölçülürken avukatlık yapması için yeterli donanımı olup olmadığının ölçülmemesi adaletin bir ayağını topal bırakmaktadır.

        Sayın Konuklar

        Son 1 yılda değişmeyen şeyler de oldu elbette.

        Savunmanın üvey evlat olarak görüldüğü, yargılamada avukatı yok sayan anlayış değişmedi, 20’li yaşlarda tecrübesiz gençlerin hakim savcı yapılması uygulaması değişmedi, silahların eşitliği ilkesi gereği avukatla aynı koşullarda bulunması gereken savcılık makamının üstün durumu değişmedi, HSYK’nın tarafsızlığını ihlal eden kuruldaki yürütme organı ağırlığı değişmedi, adliyelerin avukatların görüşüne gerek duymayan idare sistemi değişmedi.

        Ancak bizim gelecekten umudumuz kesilmemiştir. Geçmişte yapılan hatalardan dersler çıkartılarak el birliği ile yargının itibarını korumak hepimizin vazifesidir.

        Bugün 79 Baro Başkanı 79 ayrı kürsüden benzer şeyleri söylemektedir. Bizim gayretimiz belki de ateşe su taşıyan karıncanın gayretidir. Hepinizin bildiği bir hikayedir karıncanın hikayesi.

Nemrud, Hz. İbrahim’i yok etmek için büyük bir ateş yaktırmıştır. Bu arada bir karıncanın ağzında su taşıdığını gören ve aynı ateşe odun parçası taşıyan bir kartal karıncaya ne yaptığını sorar. Karınca ise ateşi söndürmek için su taşıdığını söyler. Bu cevaba gülen kartal ‘ateşin büyüklüğünü görmüyorsun galiba, senin taşıdığın suyla mı sönecek bu ateş’ der. Karıncanın cevabı ders niteliğindedir: Benim taşıdığım su belki ateşi söndürmez ama ben tarafımı belli etmiş olurum.

        İşte karınca kararınca bizim yaptığımız eleştiriler, konuşmalar yargı sistemindeki aksaklıkları ortadan kaldırmaz belki ama tarafımızı belli etmiş oluruz.

BİZ, AVUKATLAR VE BAROLAR OLARAK BAĞIMSIZ VE ADİL YARGININ,

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜN,

İNSAN HAKLARINA SAYGININ,

HAKKIN VE ADALETİN TARAFINDAYIZ.

BU DEĞERLER İÇİN MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ,

KAZANIMLARIMIZ İÇİN SEVİNECEK,

DEĞİŞTİREMEDİĞİMİZ ŞEYLER İÇİN DE ELİMİZDEN GELENİ YAPMIŞ OLMANIN VİCDANİ RAHATLIĞINI DUYACAĞIZ.

        Sözlerime son verirken yargı görevini ifa ettiği sırada ya da görevinden ötürü şehit edilmiş avukat, hakim, savcı tüm meslektaşlarımı rahmetle anıyorum.

        Herkese adalet dolu, Hak’tan, hakkaniyetten yana bir yıl diliyor

        Saygılar sunuyorum.

 

                                                      Av. Mehtap Karaburçak Tuzcu

                                                             Kırşehir Barosu Başkanı