V. Genç Avukatlar Kurultayı Sonuç Bildirgeleri
Tarih: 29.03.2016| Okunma Sayısı: 1336

V. GENÇ AVUKATLAR KURULTAYI SONUÇ BİLDİRGELERİ

 

 MASA - 1

 

1BİR AVUKAT YANINDA, AVUKAT ORTAKLIĞINDA VEYA AVUKATLIK BÜROSUNDA ÜCRET KARŞILIĞI BİRLİKTE ÇALIŞAN AVUKATLARIN ÇALIŞMA ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİĞİN TARTIŞILMASI

 

 

11.03.2016 tarihinde Av. Necip Fazıl BAYRAM moderatörlüğünde Çanakkale, Ankara, Antalya, Balıkesir, Bartın, Batan, Erzurum, Bilcek, Bolu, Bursa, Çankırı, Çorum, Eskişehir, İzmir, Rize, Sakarya, Samsun, Zonguldak, Kütahya, Tekirdağ, Erzincan, Siirt, Kocaeli, Nevşehir ve İstanbul Barolarının Stajyer Avukatlarından ve  Avukatlarından oluşan katılımcılarla oturuma başlandı. 

-        Ücret Sorunu

 

Görüş :TBB tarafından bağlı çalışan avukatların ücretlerine ilişkin bir alt sınır belirlenmeli ve diğer baroları bağlamalı, bu miktar asgari ücretin 1.5 katı olmalıdır.

 

            Karşı Görüş :Bu şekilde bir belirleme yapıldığı durumda TBB belirlediği alt limit en        düşük il için belirleneceği için her illin koşulları farklı olduğu için belirlenen alt limit genç avukatların daha aleyhine olur.

 

            Görüş :Bağlı çalışan avukatlara ilişkin alt limit belirlenirken TBB tarafından belirlenecek alt limit için kamu avukatların aldığı brüt ücret esas alınmalıdır.  

 

Görüş : Ücretin belirlenmesinde genç avukatların daha etkin olması için baro yönetim kurulu toplantısına o baronun gençlik meclisi üyesinin katılması talebinde bulunuldu.

 

Görüş :Asgari ücretin belirlenmesi için her boradaki işgören avukatların görüşü ile ilgili anket yapılması bu anketin içeriğinde ilgili baroda kaç bağlı avukat var ve kaçı belirli bir ücretin altında aldığının tespiti bu somut verilerin  baro yönetimine sunulmalıdır.

 

-        Çalışma Sürelerinin Fazlalığı

 

 

Görüş: Meslek gereği fazla mesai kavramının nasıl belirleneceği ve bu hususun nasıl belirleneceği ve bu uyuşmazlığın nasıl çözülmesi gerektiği

 

 

-         İlgili yönetmeliğin ve yönetmelik gereğince barolarca belirlenen ücrete ilişkin uygulanabilirlik sorunu

 

Görüş   : Yönetmelik gereğince iş gören ve işveren avukat arasında imzalanan ve barolara gönderilmesi zorunlu tip  sözleşmeleri  genç avukatlardan oluşturulacak ayrı bir denetim komisyonuna gönderilerek bu komisyonca  denetlenmesi  komisyona yapılacak şikayetleri denetlenmesi ve yapılan şikayetlerde sikayetçinin kimliğinin  kimliğin gizli olması

 

Görüş   : Yönetmeliğinin uygulanması noktasında denetim amacı ile bir internet sitesi kurularak bu siteye gizli kimlikle şikayetlerde bulunulması ve bu şikayetlerin gençlik meclisince denetlenmesi

 

Görüş   : İşgören ve işveren avukatlar arasında yapılan sözleşmelerin denetlenebilirliği ve asgari ücretin belirlenmesinde genç avukatların daha etkin olması için her ilgili baro yönetim kurulu toplantısına o baronun gençlik meclisi üyesinin katılması

 

Görüş     : Ülke çapında işgören avukatlardan oluşan ve bir sendika kurulması ve bağlı avukatların haklarının korunması konusunda faaliyet göstermesi

 

SONUÇ BİLDİRGESİ     :


KARARLAR                   :

 

1-) Daha önceki Genç Avukatlar Kurultayında alınan ancak henüz hayata geçirilmeyen kararların hayata geçirilmesi ve gerekli aksiyonların alınması

 

2-) İlgili yönetmeliğin hukuki varlığının devamı için gerekli adımlarının atılması ve hukuki   mücadelenin TBB  ve barolar nezninde yapılması.  Bunun için imza toplanması, ve tüm barolar üye avukat ve genç avukatlar tarafından  toplanan imzalara ilişkin bildirinin TBB tarafından  yönetmeliğin iptali için açılan davanın görüldüğü mahkemeye ve  Adalet Bakanlığı’na sunulması

 

3-) İlgili yönetmelik hükümlerinin Avukatlık Kanunu’ na yansıtılması için ilgili meclis komisyonları parti grup başkan vekilleri ve meslektaşımız olan milletvekilleriyle görüşme yapılması ve bu görüşmelerin yapılacağı gün Ankara’ya kitlesel katılımın sağlanması için Sonuç Bildirgeleri Takip Komisyonu önderliğince çağrı yapılması

 

4-) İlgili yönetmelikte yer alan işgören avukatlara sağlanan haklar ve işveren avukatların yükümlülüklerini  bildiren , işveren avukata yüklenen yükümlülüklere uyulmadığında  uygulanacak yaptırımların  konusunda işgören ve işveren avukatlara bildirimimin yapıldığı ve ilgili yönetmeliğin ekli olduğu  mektubun baro aracılığı ile gönderilmesi yükümlülüklere uyulmaması halinde disiplin tecziyesinin uygulanacağına dair ihtarın yer alması

 

5-) Barolar nezninde,  ilgili yönetmelik gereğince yapılan tip sözleşmelerin ibraz edileceği konu ile ilgili komisyon kurulması ve bu komisyona kendisine gelen ihbarları değerlendirme ve bu ihbarlara ilişkin araştırma yaparak, araştırma sonucu kendisine yüklenen yükümlülüklere uymayan işveren avukatları Baro Disiplin Kuruluna bildirime yetkilerinin verilmesi,  

 

6-) İlgili yönetmeliğinin 9. Maddesinin 3. Fıkrasında  yer alan  ve 2. Cümlesinde yer alan “Ancak işgören avukat diğer meslektaşlarına özellikle kendisinden kıdemli avukatlara saygı göstermek ve işyeri kurallarına uymak zorundadır” kaldırılmasını içeren talebin sunulması

 

7-) İlgili Yönetmeliğin 10. Maddesinin 4. Fıkrasının “İşgören avukat imzaladığı iş sözleşmesi sona  erdikten sonra en az bir yıl süreyle işveren avukatın tüm müvekkillerine karşı üçüncü kişilere doğrudan dolaylı olarak herhangi bir hizmet veremez, üçüncü sahışlarla vekalet ilişki kurulamaz işveren avukatın müvekkillerine herhangi bir hizmet sunamaz” ifadesinin  kaldırılması talebinin sunulması

 

8-)  Barolarda yapılan staj eğitimin programı içine ilgili yönetmelikte yer alan iş gören ve işveren avukata ilişkin  hak ve yükümlülüklerin öğretildiği bir dersin konulması, 
 
  MASA - 2
 

Sonuç Bildirgemiz:

 

GENÇ AVUKATLARIN GENEL SORUNLARI, ÖZELDE MESLEĞE YENİ BAŞLAYAN AVUKATLARA TANINMASI GEREKEN AYRICALIKLAR


Genç Avukatların Genel Sorunları genel olarak :

 

CMK ücretlerinden alınan vergilerin yapılan hizmetin kamu hizmeti olması ve hizmet bedelinin düşük olması göz önünde tutularak kaldırılması veya indirilmesi gerekmektedir.

 

Adli yardım ücretleri asgari ücret üzerinden hesaplandığından bu miktar üzerinden bağış adı altında zorunlu baro kesintisi yapılmamalıdır.

 

Avukatlık ruhsatnamesi bekleme aşamasında askı süresi kısaltılmalıdır ve ruhsat alma işlemleri daha hızlı bir şekilde gerçekleştirilmedir. Bu dönemlerde erkek avukat adayları için genel sağlık sigortası borcu doğduğundan, bu sorunun ortadan kaldırılması için yasal girişimlerde bulunulmalıdır.

 

 Staj sürecinde ücret alınması yasal olmalıdır ve kanun ile belirlenmelidir. Buna ilişkin genel denetimler yapılmalıdır.

 

Avukatlık hizmetlerinden alınan %18 oranındaki KDV oranı daha düşük miktarlara çekilmelidir.

                 

AİDAT İNDİRİMLERİ:

 

İlk beş yıllık avukatlardan indirimli olarak aidat alınması ve bu konu ile ilgili bireysel olarak barolarda değil TBB nezdinde düzenleme yapılması gerekmektedir. Eğer bu mümkün değil ise barolar birliği tarafından tavsiye niteliğinde bir karar yayınlayabilir. Örneğin Samsun Barosunun ilk yedi yıllık ve otuz beş yaş sınırı ile yaptığı %50 indirimle aidat alma uygulaması tüm barolarımıza örnek olabilir.

 

Sigortalı çalışan avukatların aidatlarının yanında çalıştığı avukatlarca karşılaması gerekmektedir. Bu yönde çıkarılan yönetmeliğe uyulup uyulmadığının denetimi yapılmalıdır.

 

Kıdemli avukatların aidatları ödemesi konusunda ciddi girişimlerde bulunulmalıdır.

 

AVUKATLIK RUHSATNAME HARÇLARI :

 

TBB nezdinde harç oranlarının düşürülmesi konusunda görüşme ve tekliflerde bulunmak ve karar almak adına her barodan bir temsilcinin katılacağı bir komisyon oluşturulmalıdır. Yapılacak çalışmalar sonucu ruhsatname harçlarının makul seviyeye indirilmesine yönelik kanun değişikliği yapılması için gerekli çalışmalara başlanılması gerekmektedir.

 

Barolar ve TBB tarafından alınan katkı payı bedellerinde indirime gidilmesi gerekmektedir.

 

Harç ve katkı paylarını karşılayamayacak durumda olanlar için her baro tarafından kredi imkanı sağlanması ve bu kredinin bir yıllık kıdem sonunda makul faiz ile ödenmesi yada alınacak ilk adli yardım dosyasından yapılacak kesinti ile mahsup edilmesi mantıklı olacaktır.


FAİZSİZ KREDİ:

 

Staj kredisi verilir iken; kefil istenmesi yerinde değildir.

 

Staj kredisine ilişkin faiz oranları kaldırılmalı eğer mümkün değilse faiz oranlarının düşürülmesi için çalışmalar yapılmalıdır ve kredinin geri ödenmesi konusunda ödeme vadeleri uzatılmalıdır.

 

                                                                                           

  MASA - 3
 

SERBEST ÇALIŞAN AVUKATLARIN SORUNLARI, MESLEK KURALLARI İLE İLGİLİ SORUNLARIN VE REKLAM YASAĞI KURALININ TARTIŞILMASI

 

11.03.2016 tarihinde Av. Özlem Meriç moderatörlüğünde Çanakkale, Artvin, Balıkesir, Bartın, Bilecik, Bolu, Bursa, Çorum, Denizli, Elazığ, Karabük, Manisa, Mardin, Mersin, Osmaniye, Sakarya, Sinop, Uşak, Yozgat, Zonguldak, Kütahya, Kastamonu, Hatay, Ordu, Adana, Tekirdağ, Edirne, Isparta Barolarından avukatlardan oluşan katılımcılarla oturuma başlandı.

I. OTURUM

 

MASA KONUSU İLE İLGİLİ MESLEKİ SORUNLAR

 

1-) AVUKATLARIN VERGİ SORUNLARI KONUSUNDA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

Diğer meslek gruplarında % 8’lik KDV oranının uygulandığı ve avukatlar için de bu oranın uygulanması gerektiği kanaatindeyiz. Bu hususun düzenlenmesi için kanunda değişiklik yapılması gerekmektedir. Bu konuda TBB’nin yasa teklifinde bulunmasını öneriyoruz.

 

CMK ve Adli Yardımdan gelen ücretlerin ayrıca mahkeme tarafından avukat lehine hükmedilen vekalet ücretlerinin vergiden muaf olması için kanuni düzenlemeler yapılmalıdır. Nitekim mahkeme tarafından avukat lehine ödenen avukatlık ücreti yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmelidir.  

 

Gelir vergisi ile ilgili kanunda da bir çözüm üretilemiyor. Kamu hizmeti gördüğümüz ve serbest meslek erbabı olduğumuz için mesleğimizin belli kısmı kamu hizmetini kapsıyor. Bu yüzden mesleğimizdeki gelir vergisinin bir kısmının kamu hizmetinin kapsamında değerlendirilip vergi muafiyeti getirilmesi gerekiyor. Yasal düzenlemeler yapılması hususunda TBB’nin çalışmalar yapması gerekmektedir.

 

Çorum Barosu’ndan meslektaşımız Gazi Atmac; “İstanbul 1. Vergi Mahkemesi’nin 2015/1679 E. ve 2015/2838 K. sayılı dosyasında ihtirazi kayıtlı olarak karşı vekalet ücretinden vergi alınamayacağına ilişkin bir kararı vardır. Henüz karar Danıştay’dadır. Buna güvenerek vergi kesmeyelim diyemiyoruz. Bu kararı beklemekte fayda var. Karar hukuka gayet uygundur.” şeklinde görüş belirtmiş olup bu davanın akıbetini  takip etmeliyiz. 

 

2-) SGK PRİMLERİ SORUNU

 

 TBB’den mesleğe yeni başlayan avukatlar için kredi temin edilemeyecek ise en azından TBB’nin bazı bankalar ile anlaşma yapmalı ve  mesleğe yeni başlayan avukatlar anlaşmalı bankalardan kredi çekebilmelidir.

 

TBB’ye bir çözüm önerisi olarak;

 

Mesleğe yeni başlayan avukatlara bürolarını açmak ve sair masraflar için farklı bankalar ile anlaşma sağlamasını teklif ediyoruz.

 

-TBB, SYDF kapsamında meslektaşlarımıza daha kapsamlı bir sağlık sigortası imkanı sağlamalıdır. Nitekim Bağ-Kur borcunu ödeyemediği için sağlık hizmetinden faydalanamayan bir çok meslektaşımız vardır.

 

- Mesleğin başında maddi olarak zorlanan meslektaşlarımızın yükünü bir nebze hafifletmek için staj kredisi geri ödemesinin iki yıldan üç yıla çıkartılmasını teklif ediyoruz.

 

-Sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonunun çalışmaları ve içeriği konusunda meslektaşlarımız düzenlenecek seminerlerle detaylı olarak bilgilendirilmelidir. Nitekim haklarımızı kullanmamız için haklarımızı bilmemiz gerekir. Buna ek olarak anlaşmalı sağlık kuruluşlarına da bu konuda bilgilendirme yapılması gerekmektedir.

 

-Serbest meslek makbuzların kesilmesi, vergi ve SGK primleri konularında uygulamaya yönelik olarak mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımıza eğitim verilmesi gerekmektedir. Bu konuyla ilgili ayrıntılara dikkat edilmesi açısından bir kitapçık düzenlenip dağıtılabilir.

II. OTURUM

 

3-) OFİS GİDERLERİ SORUNU:

 

-          TBB ofis mobilyaları satan şirketler ile bu mobilyaların daha uygun temini için anlaşma sağlayabilir.

 

-          Meslektaşlarımızın telefon faturalarının ekonomik hale gelmesi için TBB operatör firmalarıyla anlaşabilir.

 

-          Yine teknolojik ürünler satan firmalar ile bu tarz ürünlerin daha uygun temini için TBB anlaşma yapabilir.

 

-          Barokart’a taksit özelliği getirilebilir.

 

4-) MESLEK KURALLARI VE REKLAM YASAĞI SORUNU

 
Reklam Yasağı Yönetmeliği çok eski tarihli ve güncel sorunlara cevap veremiyor olduğundan işbu mevzuatın yenilenmesi için çalışmalar yapılmalıdır.

 

Tabela konusunda özellikle boyutları konusunda Reklam Yasağı Yönetmeliği’nin yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.

 

Birden fazla avukatın çalıştığı halde dahi tabelaya “Hukuk Bürosu” ibaresi eklenememektedir. Bu ancak Avukatlık Ortaklığı tüzel kişiliğinin olması halinde mümkündür. Yönetmelikte yer alan bu maddenin değiştirilmesi gerekmektedir.

 

Kendi çabalarıyla etik olmayan şekilde kendilerine iş sağlayan meslektaşlarımıza karşı ayrıca avukatlık asgari ücret tarifesinin altında iş alan meslektaşlarımıza karşı denetimlerin artırılması için Türkiye Barolar Birliği’ne ve barolara bildiride bulunulması gerekmektedir. Rekabet ortamı beraberinde seçim kaygısı da getirdiğinden çözüm Türkiye Barolar Birliği’nin görevlendirdiği bağımsız kişilerce yapılmalıdır.

 

Küçük barolarda disiplin kovuşturması etkin yapılamadığından; disiplin kovuşturmalarının daha etkin yapılması için il barolarının disiplin kurullarının kaldırılarak bölge disiplin kurulları oluşturulmalıdır.

 

69 yaş üzeri meslektaşlarımıza maaş bağlanması için gerekli sosyal ekonomik durum araştırmasının yapılmasını öneriyoruz. Gerçekten ihtiyaç sahibi olan meslektaşlarımıza bu desteğin verilmesini öneriyoruz.

 

Sanal ofis desteğinin TBB tarafından sağlanmasını öneriyoruz.

 

TBB’nin dilekçe ve yazım  örneklerini de içerir daha kapsamlı mevzuat ve icra  programlarıyla anlaşma yapmasını, bu programların meslektaşlarımıza ücretsiz olarak sunulmasını, bu mümkün olamdığı takdirde düşük ücretle bu hizmetin sunulmasını öneriyoruz. 

 
SONUÇ OLARAK: İşbu Çalıştay masasında alınan kararların uygulanıp uygulanmadığı hususunda öncelikle masada görev alan meslektaşların bir sonraki yıl yapılması planlanan Kurultay’a rapor sunmaları konusunda oy birliği ile karar alınmıştır.
 
 MASA - 4

 

AVUKATLARIN İŞ ALANLARININ DARALTILMASI İLE İLGİLİ SORUNLAR VE YENİ İŞ ALANLARININ GENİŞLETİLMESİ İÇİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ, AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

 

11.03.2016 tarihinde Av. İlker KARAÖNDER moderatörlüğünde Çanakkale, Burdur, Eskişehir, Kırıkkale, Muğla, Trabzon, Mersin, Yalova, Kırklareli, Düzce, Kütahya, Hatay, Adana, Erzurum, Erzincan, Kahramanmaraş, Sivas, Afyon, Siirt, Isparta, Kocaeli Barolarının Avukatlarından oluşan katılımcılarla oturuma başlandı. 

 

 

Asgari Ücret Tarifesinin Altında İş Kabul Edilmesinin Önüne Geçilmesi

 

 

Görüş;

Avukatlık kanunu 167inci maddenin uygulanabilirliğinin arttırılması ve çıkacak kararların ilam niteliğinde olması kararlaştırılmıştır.

 

Görüş;

Asgari ücret tarifesine uyulmasına tecrübeli avukatların öncülük etmesi, işlerin avukat ile müvekkil arasında yapılacak yazılı sözleşmeye dayandırılma zorunluluğu getirilmesi ve bunun bir örneğinin baroya sunularak baro tarafından oluşturulacak inceleme kurulu tarafından denetlenmesi.

 

 

Sonuç;

Alınan avukatlık ücretinin yüzde %38’i vergilere ödenmektedir. Alınan vergi ve stopaj oranlarının düşürülmesi gerekmektedir.

 

 

Bazı barolarda uygulanan Anonim şirket vekillerine yapılan ödemenin banka aracılığıyla yapılması ve takibi uygulamasının diğer barolarda da uygulanmasının sağlanması gerekmektedir.

 

 

Asgari ücret tarifesinde yer alan danışma ücretlerinin makul, uygulanabilir ve rasyonel bir düzeye indirilmesi gerekmektedir. Zira bu haliyle danışma ücreti hiç uygulanamamaktadır. Ücretin makul bir seviyeye çekilmesi, bu uygulamayı devamlı hale getirebilir. Bu hususta hekimlerin özel muayenelerde uyguladıkları ücret yöntemi incelenebilir.

 

 

Avukatla temsil zorunluluğunun tüm ticari şirketlere getirilmesi ve şirketlerin büyüklüğüne göre ücret limitlerinin belirlenmesi yoluna gidilmesi gerekmektedir. Ayrıca yapılan ödemelerin banka aracılığı ile yapılmasının sağlanması için mevzuatlarda gerekli çalışmanın sağlanması gerekmektedir.

 

 

Vekâlet ücretlerinin tahsili için hukuk sigortası uygulamasının yaygınlaştırılması ve bu şekilde sigorta şirketi vasıtasıyla ödeme yöntemi getirilmesi gerekmektedir.

 

 

Arzuhalciler, Noterlere Tanınan Yetkiler

 

Görüş;

Arzuhalcilik uygulamasında dilekçe yazım ücretlerinin oldukça düşük olduğu ve dilekçelerin hukuka uygun şekilde yazılmadığı görülmektedir. Ayrıca genellikle vergi verilmemesi ya da basit usulde tabi olmaları nedeniyle avukatlar aleyhine haksız rekabet koşulları oluşmaktadır.

 

 

Avukatlık kanununun 35inci maddesi uyarınca arzuhalcilerin avukatlara ait münhasır yetkilerini ihlal etmemek kaydıyla faaliyette bulunmaları daha açık bir ifadeyle sadece dava dilekçeleri haricinde çeşitli kamu ya da özel kuruluşlara yazılacak dilekçeler ile ilgili faaliyetlerin sınırlandırılması mevzuat değişikliği ile desteklenerek uygulanmalıdır.

 

 

Avukatlık kanununun 35inci maddesine aykırı fiillerin yapılacak bir yasal düzenlemeyle cezai müeyyideye tabi tutulması ve bunun denetlenmesi yönünde barolar birliği ve barolara yetki verilmesi gerekmektedir.

 

 

Kamuoyu oluşturmak adına hukukun ve adaletin doğru bir şekilde tesisi amacıyla kamu spotu uygulaması yapılmalıdır. Bu uygulamayla bütün olarak yargı işlerinde danışmanlık noktasında halk bilinçlendirilerek avukatlara yönlendirilmeli, bunun finansmanı için Adalet Bakanlığı ile ortak hareket edilmelidir.

 

 

Noterlere e-tespit sistemi getirileceği düşünülmektedir. Bunun altyapının da geliştirilerek avukat tarafından yapılmasının sağlanması gerekmektedir.

 

Sonuç;

Veraset ilamı, ihtarname gönderimi, bir kısım sözleşmelerin onaylanması vb gibi uygulamaların avukatlarca da yapabileceği konuşulmuştur. Buna yönelik avukatlar lehine düzenlemeler getirilmelidir. Ayrıca tapu müdürlüklerinde yapılan bir kısım işlemler esnasında en az bir avukatın en azından hazır olarak bulunması kararlaştırılmıştır.

 

 

Mali müşavirlerce neredeyse işgal edilmiş bir alan olarak düşünülen ve meslektaşlarımızın bu konuda bilgilerinin arttırılması yönünde Vergi hukuku alanında yapılan panel ve etkinliklerin düzenlenmesi için barolara bildirim yapılması gerektiği konuşulmuştur.

 

 

İş takipçileri için avukatlık kanunu 48inci maddenin işletilmesi noktasında barolarda çalışmanın yapılması ve komisyonların kurulması kararlaştırılmıştır.

 

 

Tüketici hakem heyetlerinin başkanlarının avukatlar arasından seçilmesi ve üyelerinin çoğunluğunun avukatlardan oluşmasının sağlanması gerekmektedir.

 

 

Arabuluculuk

 

Avukatlık kanunu 35/a maddesi varken arabuluculuk sistemine gerek duyulmaması, Kaldırılması mümkün değilse arabulucuların tamamen avukatlardan oluşması, arabuluculuk yapmak için avukatlardan istenen 5 yıllık kıdem şartının değiştirilmesi.

 

 

Marka Patent Vekilliği, Banka İpoteklerinin Avukatlarca Yapılması vs. İş Alanları

 

 

Marka patent vekilliği sınavına sadece avukatlık ruhsatnamesi sahiplerinin girmesinin gerekliliği düşünülmüştür. Bu yönde marka ve patent vekilleri sicil yönetmeliğinin değiştirilmesi önerildi.

 

 

Banka ipotekleri bütünüyle istisna olmadan avukatlar tarafından yapılmasının gerekliliği önerilmiştir.

 

Uzlaştırma müessesesinin avukat eliyle yapılması ve ücret konusunda belli bir standarda bağlanması kararlaştırılmıştır.

 
 MASA - 5
 

CMK VE ADLİ YARDIMDAN KAYNAKLANAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

Belirlenen 5 ana başlıkta sorunlar tartışıldı.

 

Aşağıda belirtilen sorunlar ve masa tartışmaları sonucunda ortaya çıkan çözüm önerileri belirlendi.

 

Masamız çalışmaları sonucunda;

CMK Asgari Ücret Tarifesinin düşüklüğü ve asgari ücret tarifesi ile arasında giderek derinleşen fark sorunu konusunda

 

Çalışma masası önerilerimiz; 

 

Zorunlu müdafi ödemelerinde çıkan problemlere ilişkin; ödemeyi yapan Cumhuriyet Başsavcılıklarının şahsi uygulamaları yerine ,tüm Türkiye'de ortak uygulanabilecek ve barodan baroya değişmeyecek bir ödeme usulü ve ödeme yapılacak zaman aralıklarının belirlenmesine, bu konuda uygulama birliği oluşturulması hususunda görüşmeler yapılmasına karar verildi.

 

CMK Ücret tarifesinin, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin altında olacak şekilde zorunlu müdafiye ücret ödenmesinin kabul edilemez olduğu ve tarifenin avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde düzenlenen miktarın altında olmaması örnek olarak soruşturma safhasında 2016 yılında zorunlu müdafiye 214 TL ödeme yapıldığı KDV ve stopaj düşüldükten sonra 133 TL net ücret kaldığı,  Ayrıca gelir vergisi de sene sonunda düşüldüğünde  bu miktarın yönetmelikte belirlenen rakamın neredeyse yarısı olan bir tutara denk geldiği, emek karşılığı ücret alınamadığı, 2016 yılında AAÜT'nin de soruşturma safhasındaki iş için kararlaştırılan asgari ücret 500 TL iken zorunlu müdafilikte avukata kalan miktarın bu ücretin beşte biri olmasının kabul edilemeyeceği, bu hususun çözüme kavuşturulması adına ve CMK Ücret tarifesinin değiştirilmesi gerektiği  bu konuda açılmış olan davaların takip edilmesi ve Barolar Birliği ve Tüm baroların davaya müdahil olmasına karar verildi.

 

Yargılamada zorunlu müdafi olarak görev yapan meslektaşlarımızın gösterdiği emek ve mesaisi göz önünde bulundurularak müdafisi olduğu beraat eden sanık lehine müdafiye AAÜT'de öngörülen vekalet ücretine hükmedilmesi konusunda girişimlerde bulunulmasının önerilmesine karar verildi.

 

Zorunlu müdafilik görevlendirilmesi yapılırken mesleğe yeni başlamış avukatların daha düşük puandan başlatılması, düşük katsayı uygulamaları ya da mesleki kıdeme göre puanlama sistemi belirlenmesi vb. uygulamalarla genç avukatlara pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğine karar verildi.

 

CMK Eğitimlerinin Gerekliliği ve Yetersizliği

 

CMK eğitimleri veren akademisyenlerin uygulamaya ilişkin tecrübelerinin olmaması dolayısıyla CMK eğitimlerini verecek eğitmenlerin avukatlık mesleğini aktif olarak yapan ve aynı zamanda akademik çalışma yapan kişilerden seçilmesi ve TBB tarafından verilen eğitimlerin uygulamaya yönelik olmadığı, hukuk fakültesinde öğretilenlerin tekrarı olduğu, zorunlu müdafilik tecrübesi olan avukatların uygulamaya yönelik eğitimler vermesi gerektiği, uygulamaya yönelik eğitimler verilmediği takdirde genç avukatların hataya düşebilecekleri görüşüldü. Uygulamaya yönelik verilen eğitimlerde tüm barolar nezdinde tutum birliği sağlanması ihtiyacı belirlendi. Akademisyen ağırlıklı eğitimlerin azaltılması gerektiği ve verilecek eğitimlerin uygulamada görev yapan tecrübeli meslektaşlarımız tarafından verilmesinin önerilmesine karar verildi. Ve buradan hareketle verilen eğitimlerin sertifikaya bağlanması gerektiği, eğitimler sonucunda göreve başlanmasının eğitim alan avukatlar tarafından eğitimlerin daha fazla ciddiye alınmasını sağlayacağı görüşüldü. Özellikle CMK konusunda sertifika almadan zorunlu müdafilik görevi almak üzere sisteme katılım yapılmamasının uygun olacağı, TBB Eğitim Merkezinin barolarla birlikte hareket etmesi gerektiği ve verilen eğitimlerin sıklaştırılması, Verilen eğitimlerin tek elden yapılması ve CMK eğitimlerinin yetiştirilmiş eğitimci avukatlar eliyle  eşit ve ücretsiz olarak düzenlenmesi ve bunun sağlanması için Bölge Eğitimci Listeleri oluşturularak bölgesel bazda, eğitimci bulma sorununa çözüm getirilebileceği görüşüldü.

 

CMK Görevlendirmelerinde Yol Giderleri

 

Zorunlu müdafilik görevlendirmelerinde yol giderlerine ilişkin her baronun farklı uygulamasının olduğu ancak bir çok baronun yol giderlerinin karşılanması hususunda sıkıntılar yaşadığı, yol giderlerinin karşılanması konusunda her baronun ortak bir uygulamaya sahip olması gerektiği ve bunu yaparken TBB nezdinde bir standart getirilmesinin uygun olduğu konusunda görüş birliğine varıldı.

 

Zorunlu müdafilik yol ücretlerinin karşılanması adına Barolara gelen zorunlu müdafilik ödeneklerinin yani (Baroların CMK Bütçelerinin) açıklanması, imkanlar doğrultusunda barolar eliyle bu giderlerin karşılanmasına, göreve ulaşım hizmetlerinin sunulmasına, bu uygulamayı benimseyen barolarla görüşülerek uygulama birliğine geçilmesine karar verildi.

 

Adli Yardım Görevlendirme ve Ödemelerinde Yaşanan Sorunlar

 

Avukata ödenen ücretlerden uygulanan baro keseneklerinin adli yardım ödemelerinden çıkarılması ve avukata net ücretin yansıtılması gerekliliği belirlendi.

 

Adli yardım görevlendirilmeleri  için de otomatik atama sisteminin oluşturulması gerektiği aksi takdirde adli yardım atamalarının suistimal edilmeye açık olduğu ve bu konuda barolarda farklı uygulamalar olduğu, uygulamayı benimseyen barolarla görüşülerek uygulama birliğine geçilmesine karar verildi.

 

Adli yardım ücretlerinin hak ediş tarihinden itibaren belli bir süre içerisinde ödenmesi, ödemelerin yapılmaması ya da gecikmeli olarak yapılması halinde bu hususun TBB tarafından araştırılarak, tüm meslektaşların bilgilendirilmesinin önerilmesine karar verildi.

 
  
 MASA - 6

 

MESLEĞE YÖNELİK SALDIRILAR İLE MESLEĞİN İTİBARINA YÖNELİK SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

 

11.03.2016 tarihinde Av. Erhan KIZIK  moderatörlüğünde Çanakkale, Aksaray,  Amasya,  Aydın, Bartın, Denizli, Hakkari, Karabük, Kahramanmaraş, Manisa, Mardin, Mersin, Samsun, Sinop, Yozgat, Düzce, Kütahya, Hatay, İstanbul Barolarının Avukatlarından oluşan katılımcılarla oturuma başlandı

 

 

Avukat Hakları Merkezlerinin Kurulmasının Gerekliliği

 

 

ALINAN KARARLAR:

 

 

1-Adliye girişlerinde yapılan kanuna aykırı aramalara karşı TBB, barolar ve AHM’lerin etkin bir şekilde avukatın yanında olması,

 

 

2-Adliye kalemlerindeki dosya incelemelerinde avukata, dosya incelemesi için bir yer tahsis edilmesi

 

 

3-Arzuhalcilerin, Avk. 35. ve 63. Maddelerine karşı yetki gasplarının engellenmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına şikayetlerin yapılması ve Vergi Usul Kanunu 155.maddesi, Gelir Vergisi Kanunun 94.maddesi çerçevesinde vergi denetimlerinin sağlanması konusunda etkin bir rol alınması.

 

 

4-Avukat Hakları Merkezinde gönüllü çalışan Meslektaşlarımızın cüzi bir miktar da olsa bir ücret verilmesi hususunda barolarımızca çalışmalar yapılması.

 

 

5-Avukat Hakları Merkezine üye olan meslektaşlarımızın karşılaştıkları sorunların çözümlerinde etkin bir şekilde görev yapabilmeleri için TBB tarafından eğitimlerin düzenlenmesi.

 

 

6-Hasar yönetimi, tazminat, tüketiciler, sigorta işleri gibi konularda genel vekâletname ile 3.kişilerin yetkilendirilmesi sonucu Avukata ait olan işler başkası tarafından yapılmaktadır, mesleğimizin ekonomik olarak büyük kayıplara uğramasına neden olmaktadır. Bu nedenle vekâletname ile yapılan başvuruların sadece Avukata ait olması durumunda kabul edilmesi.

 

 

7-Vergi uyuşmazlıklarında avukatlar yerine mali müşavirlerin iş takibi yapması konusunda, bu işlerin avukatlar vasıtasıyla yapılması için TBB tarafından gereken adımların atılması.

 

 

8-Üniversitenin hukuk eğitimi için yeterliliğini denetleyen bir merkez ya da kurulların TBB tarafından oluşturulması

 

 

9- Yukarıdaki maddelerde sayılan her bir gerekliliğin daha hızlı, kolay ve etkin bir şekilde sağlanabilmesi adına son derece önem arz eden Avukat Hakları Merkezi bulunmayan barolarda Avukat Hakları Merkezlerinin kurulmasının sağlanması için Türkiye Barolar Birliğinin barolar üzerinde tavsiyenin ötesinde bir etkinlik oluşturması, gerekirse zorunluluk arz edecek bir uygulama yoluna gidilmesi.

 

 

Yazılı ve Görsel Medyada Avukatlık Mesleğinin İtibarsızlaştırılması

 

 

1- Bir kamu spotu hazırlanması ve etkili bir şekilde kullanılarak Avukatlık Mesleğinin doğru bir şekilde tanıtılması

 

 

2- Dizi-film senaryolarının oluşturulmasında gerçeğe uygunluk açısından avukatlık Mesleğinin doğru yansıtılması için hukukçulardan alınan danışmanlık hizmetlerinin arttırılması.

 

Yukarıda belirttiğimiz hususlar kurulumuz tarafından görüşülüp oy birliğiyle anıldığı şekilde karar altına alınmıştır. Saygılarımızla sunarız.

 
  MASA – 7


AVUKATLARIN KAMU KURUMLARINDA VE ÖZEL KURULUŞLARDA KARŞILAŞTIĞI SORUNLAR İLE AVUKAT, HÂKİM, SAVCI VE YARGI PERSONELİ İLŞKİLERİNDE YAŞANAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ SONUÇ BİLDİRGESİ

 

Adliye ve Savcılık Kalemleriyle İcra Dairelerinde Karşılaşılan Sonuçlar

 

1. Mahkeme kalemlerinde ve icra dairelerinde her kalemin kendine göre bir sistem öngörüp uygulama yapması nedeni ile yaşanan karmaşanın engellenmesi, yeknesak bir uygulama yapılması için Baro ve Avukat Hakları Merkezleri ile Adliyelerdeki Adalet Komisyonları nezdinde görüşmeler yapılmalıdır.

 

2. Halen Savcılıkta hazırlık soruşturması aşamasındaki dosyaların vekalet sunulmaksızın incelenmesi sırasında yaşanan sorunların çözümü için Cumhuriyet Başsavcılıkları nezdinde görüşmeler yapılmalıdır. Bu sorun savunmanın önemli ölçüde ihlal edildiği  ve ciddi mağduriyetlere yol açtığı düşünülürse, gerekli yasal hakların kullanılması vakit kaybetmeksizin teşvik edilmelidir.

 

3. Bazı illerde bulunan adliye veznelerinin mesai saatinden önce kapatılması, harçların yatırılamaması, davaların açılamaması şeklinde sonuçlara yol açmaktadır. Bu sorunun da çözümü noktasında vakit kaybetmeksizin gereken önlemler alınmalıdır.

 

4. Yine bazı illerde bulunan icra dairelerinde öğleden sonra takip açılmadığı tespit edilmiştir. Bu hususta gereken tutanaklar tutularak yasal başvuruların yapılması adına Baroların harekete geçmesi sağlanmalıdır.

 

5. Bazı illerde Adliyelerde X-RAY cihazlarından geçişlerde Avukatların çantalarının aranıyor olması, Avukatlık mesleğinin yükümlülüğü olan sır saklama yükümlülüğünün ağır ihlali niteliğindedir. Bu durumun da önüne geçilmesi için C. Başsavcılıkları ile Baroların görüşmeler yapması sağlanmalıdır.

 

6. Bazı illerde yeni yapılan Adliye Binalarının şehir dışına taşınmasının avukatlar açısından yarattığı sorunlara çözüm getirilmelidir. Şehir dışında bulunan cezaevlerine ve Adliyelere ulaşım için Belediyelerle Baroların görüşmeler yapması sağlanmalıdır.

 

7. Bazı illerde bulunan adliyelerde giriş turnikelerinin kapatılması, akıllı kimlik kartlarının kullanılamamasına yol açmaktadır. Bu hususta Birlik düzeyinde gereken desteğin sağlanması ve Baroların adım atması sağlanmalıdır. 

 

8. İcra Mahkemelerinde şikayet sonucu icra müdürlüklerine dönük bir yaptırım uygulanmaması nedeniyle, usule aykırı aynı işlemlerin farklı dosyalarda devam etmesi ciddi bir sorundur. Bu hususta da yasal düzenlemeler yapılması için ilgili makamlarla Birlik düzeyinde görüşmeler yapılması sağlanmalıdır.

 

9. UYAP sistemindeki aksaklıkların giderilmesi adına gerekli teknik desteğin sağlanması adına  acil önlemler zamanında alınmalıdır.

 

10. Adliye ve kurumlarda çalışan memurların Avukatların hakları konusunda bilgilendirilmesi için meslek içi eğitimler yapılmalıdır.

 

11. Mahkemelerin duruşma saatlerine riayet etmemesi nedeniyle saatlerce duruşma beklenilmesi Avukatlar için ciddi bir emek ve zaman kaybına yol açmaktadır. Bu sorunun çözülmesi adına hakimler ve Adalet Komisyonlarıyla Baroların görüşmeler yapması sağlanmalıdır.

 

12. Tüm barolarda avukat hakları merkezlerinin kurulması adına gerekli çalışmalar başlatılmalı bu hususta öncelikle kurultaya katılan gençlik meclisi üyesi meslektaşların  öncü olması sağlanmalıdır.

 

Kollukta ve Diğer Kurumlarda Yaşanan Sorunlar

 

1. CMK görevlendirmelerinde kolluklarda Avukat görüşme odalarının kurulması için gerekli müracaatlar yapılmalıdır.

 

2. Çocuk Şubelerde mağdur çocukların ifadesi alınırken sosyal çalışmacı bulundurulmaması ve kamera kaydının alınmamasının yol açacağı sorunların önlenmesi adına gereken adımlar atılmalı, tutanaklar tutularak yasal hakların kullanılması sağlanmalıdır.

 

3. Kollukta ve Savcılıkta çalışan personelin de avukatların yasal hakları konusunda eğitimi için bilgilendirme yapılmalıdır.

 

4. Tapu müdürlüklerinde çalışan memurların Avukatların hakları konusunda bilgilendirilmesi sağlanmalıdır.

 

5. Bankalarda Avukat kimlik kartlarının geçerli sayılmaması mesleğin itibarını hiçe saymaktır. Bu hususta genelgelerin adeta kanundan üstün sayılması şeklindeki hukuka aykırı uygulamaların derhal önüne geçilmelidir.

 

6. Nüfus Müdürlüklerinde bilgi ve belge takibi sırasında vekaletnamelerde eksiklik bulunduğu gerekçesiyle avukatların taleplerinin reddolunması ciddi bir sorundur. Bu nedenle matbu genel vekaletnamelerde gerekli düzenlemelerin yapılması adına Noterler Birliği ile Birlik nezdinde görüşmeler yapılmalıdır.

 

Atama ve Yer Değişikliklerinden Kaynaklanan Sorunlar

 

1. Atama ve yer değişiklikleri duruşmaların aksamasına, adeta davaların sürüncemede kalmasına neden olmaktadır. Geçici olarak görev alan hakimlerin dosyayı inceleyememeleri, dolayısıyla duruşmaların ertelenmesinin yol açtığı mağduriyetlerin giderilmesi adına Adalet Komisyonları ve Baroların görüşmeler yapması sağlanmalıdır.

 

2. İvediliği olan dosyalarda hakimlerin önceden görevlendirilerek, mağduriyetlere yol açmaması  için Adalet Komisyonları ile Baroların görüşmeler yapması sağlanmalıdır.

 

SONUÇ OLARAK; iş bu çalıştay masasında alınan kararların uygulanıp uygulanmadığı hususunda öncelikle masada görev alan meslektaşların bir sonraki yıl yapılması planlanan kurultaya rapor sunmaları konusunda oy birliği ile karar alınmıştır. 

 

 

 MASA - 8


HUKUK FAKÜLTELERİNDEKİ KONTENJAN SORUNU, FAKÜLTE SAYISININ FAZLALIĞI VE AVUKATLIK SINAVI HUSUSUNDAKİ ÖNERİLER

 

 

12.03.2016 tarihinde Av. Sinan KOŞİK moderatörlüğünde Çanakkale, Ankara, Bursa, Denizli,  Edirne, Elazığ, GAZİANTEP, Giresun, İzmir, Karabük, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Mardin, Osmaniye, Sakarya, Trabzon, Sinop, Kastamonu, Kilis, Kocaeli Barolarının Avukatlarından oluşan katılımcılarla oturuma başlandı.

 

Hukuk Eğitiminin Revize Edilmesi

 

Görüş: Ülkemizde Hukuk eğitimi dört yıllık bir süreçten ve 1 yıl süren staj döneminden ibarettir. Bu süre zarfında, hukuk mesleğinin uygulama kısmı sadece staj döneminde görülüyor. Bu süreç dışında uygulamaya yönelik eğitime fakültelerde az rastlanmaktadır. Bu sebeple, hukuk fakültelerinde, daha çok uygulamaya yönelik, nitelikli bir eğitim verilmelidir.  Örneğin, fakültelerde emniyet-cezaevi ziyaretleri, mahkeme-savcılık-icra müdürlüklerinde aktif çalışma, mahkeme salonları ziyaretleri, kurgusal duruşma yarışmaları yapılabilir.  

 

Öğrencilerin adliye ortamına alışması, öğrencilerin adliye ortamındaki bürokrasiyle iç içe olması sağlanabilir, öğrencilere zorunlu proje görevleri verilmelidir. Eğitim fakültesindeki gibi öğrencilerin en azından fakültenin son iki yılında yaz tatillerinde staj eğitimi zorunluluğu gelmelidir. Bunun için öğrenciler yaz tatili döneminde bir avukat bürosunda veya adliyede stajını tamamlamalıdırlar.  

 

Hukuk fakültesinde eğitim süresi en az beş yıla çıkarılmalıdır. Ayrıca avukatlık kanunun ayrı bir ders olarak okutulması gibi uygulamaya yönelik dersler olmalıdır. Onun dışında kesinlikle ülkemizin bazı hukuk fakültelerinde uygulanmakta olan Bologna süreci gibi, devam zorunluluğu getiren uygulamalara gidilmelidir.                                              

 

Sonuç: 1) Eğitim süresi en az beş yıla çıkmalıdır.

 

 2) Eğitimin kalitesinin artması için seçme sınavına giren öğrencilerin ilk 150.000’lik dilimine girenlerin değil en fazla ilk 50.000 lik dilimine girenlerin hukuk fakültesi tercih hakkı olmalıdır. Bununla birlikte şu an 16.000 civarında olan kontenjanın ivedilikle düşürülmesi gerekmektedir.

 

3) Fakülte de avukatlık uygulamasına yönelik dersler konulmalıdır.

 

4) Fakültenin son iki yılında yaz tatillerinde uygulanmak üzere öğrencilere staj eğitimi verilmelidir. Hukuk fakültesi öğrencilerine proje, tez v.b gibi sorumluluklar verilmelidir.

                       

5-) Hukuk fakültesinde öğrencilere devam zorunluluğu getirilmelidir.

 

Hukuk Fakültelerindeki Akademik ve Fiziki Yeterlilik Denetimi

 

Görüş: Hukuk eğitiminde, akademik olarak ön plana çıkan sorunlardan birisi, hukukta branşlaşmanın olmaması ve hukuk fakültesindeki eğitimden sonra niteliksiz hukukçunun yetişmesidir. Bu sebeple, hukuk mesleğinde branşlaşmanın olması gereklidir. Akademik olarak hukuk mesleğinde yeterlilik, dört yıllık lisans ve bu lisans eğitiminden sonra beş yıllık akademik eğitimle sağlanabilir. Söz konusu beş yıllık eğitim ile branşlaşma amaçlanmalıdır. Dokuz yılı başarı ile tamamlayan, eğitim aldığı hukuk alanında mesleğini icra etmelidir. Branş eğitimi verilen süreçte, stajyer avukatlıkta yapılmalıdır fakat beş yıllık branş eğitim sürecini başarı ile bitiren stajyer tam anlamıyla avukat olmalıdır.

 

Bu hususların yanı sıra hukuk fakültelerindeki akademik kadronun yeterliliği ve niteliği de tartışılmalıdır. Öğretim görevlileri ve öğretim görevlisi üyeleri nitelikli olmalıdır. Bu konuda atılacak ilk adım; öğretim üyeleri seçiminde siyasi görüşlerin değil öğretim görevlisi üyelerinin niteliğinin gözetilmesidir. YÖK’ ün bu konuda daha aktif olması ve hukuk eğitiminde nitelikli öğretim görevlisi yetiştirilmesine destek verilmesi gereklidir.

 

Adalet meslek yüksek okulundan mezun olup DGS ile hukuka geçenlerin sayısı oldukça fazladır. Bu durumun düzeltilmesi gerekmektedir. Adalet bölümünün standart bir eğitim sistemi olmalı ve müfredatını tamamlamalıdır.

 

Sonuç: 1) Belirli sayıda ve belirli nitelikte öğretim üyesi olmayan fakülteler kesinlikle bu eksiklerini gidermeden öğrenci kabul edememelidir.

                         

2) Fiziki şartları taşımayan üniversiteler, kütüphane, duruşma salonu benzeri   derslikler gibi eksiklerini tamamlamayan fakülteler kapatılmalıdır.

                       

3) Adalet meslek yüksek okulu mezunlarının DGS ile hukuk fakültesine geçişlerinde adaletin sağlanması ve eğitim kalitesinin standart olması için her iki bölümün müfredatında eş güdümün sağlanması gerekmektedir.

                       

 

Avukatlık Stajına Kabul ve Avukatlığa Kabul Sınavları

 

 

Görüş:  Sınavın Olması Gerektiğini Görüşü; sınavın olması halinde, kazanılmış hak hususu tartışıldı.

 

Kazanılmış Hak olmadığı Görüşü; öğrencinin hukuk fakültesini seçtiği ilk zaman hangi hukuk mesleğini icra edeceği belirli değildir. Bu nedenle kazanılmış hak sayılmamalıdır.

           

Mesleğin itibarı tehlike altındadır. Üniversitelerin kontenjanın ve avukatlık mesleğini yapmak isteyenlerinin fazlalığı ile ilgili bir çözüm şu an mevcut değildir. Bu ancak sınavla gerçekleşebilir. Yazılı bir sınav ve mülakat olmalıdır.

                       

Avukatlık sınavının,  staj sonrasında yapılması daha yerinde olacaktır. Çünkü staj süresinin sonunda sınav olacağı kaygısı stajın daha verimli geçmesini sağlar.

                       

Kazanılmış Hak Olduğu görüşü; Belirli düşünceler ve beklentilerle fakülteye giriliyor, kişi fakülteye girerken hakim ya da savcılık seçmesi halinde sınava gireceğini biliyor. Avukatlık mesleğini icra için sınavın gerekli olduğunu bilmeden hukuk fakültesini tercih ediyor.

 

Fakülteye giriş aşamasından sonra sınav koyulacak olursa, avukatlık mesleği için mevcut olan beklenti yok edilmiş olur.

                    

Avukatlık Sınavının Olmaması Gerektiği Görüşü; Bu sınav rant sağlayacak yeni ticari girişimlere yol açacaktır. (Örneğin; Dershane vs…) Sınavın güvenirliği bulunmamaktadır. Sorunun çözümü için avukatlık sınavı kesinlikle çözüm değildir. Esasen meslekte kalitenin arttırılması avukat sayısının kontrolünün sağlanması konusunda masadaki tüm katılımcılar hemfikir olmakla birlikte kontenjanların azaltılması sağlanmadan ve fakültedeki eğitim kalitesi arttırılmadan sadece sınav konulmasının başka diğer sorunlara yol açacağı düşünülmektedir.

           

Sonuç:  Öncelikle, hukuk fakültesine girişte kontenjanların azaltılması, bunun için bugün uygulanan ilk 150.000 lik dilime girme şartının yeterli olmayacağı, bunun ilk 50.000 lik dilime girme olarak düzenlenmesi gerektiği, fakültelerde öğretim kadrosunun yeterli hale getirilmesinin ivedilikle sağlanması gerektiği ve ancak tüm bunlarla birlikte eş zamanlı olarak avukatlık sınavı hususunun değerlendirilebileceği masamız katılımcı avukatları tarafından görüş olarak sunulmuştur.

 

Aksi halde, diğer düzenlemeler yapılmaksızın sadece avukatlık sınavı getirilmesi gerek genç avukatların gerekse de bir bütün olarak tüm avukatların mevcut sorunlarını çözmeyeceği gibi yeni sorunlar doğmasına sebep olacaktır.

 
 MASA - 9

 

GENÇLİK MECLİSLERİNİN KURULUŞ AMACININ GERÇEKLEŞTİRİLMESİ VE ETKİNLİĞİNİN ARTTIRILMASI, GENÇ AVUKATLAR KURULTAYLARINDA ALINAN KARARLARIN UYGULANABİLİRLİĞİ HUSUSU

 

11.03.2016 tarihinde Av. Ardahan DİKME moderatörlüğünde Çanakkale, Sivas, Afyon, Siirt, Kocaeli, Erzurum, Aksaray, Amasya, Ankara, Antalya, Burdur, Bursa, Çankırı, Elazığ, Giresun, İzmir, Manisa, Mupla, Trabzon, Uşak, Kırklareli, Ordu, Adana, Tekirdağ Barolarının Avukatlarından oluşan katılımcılarla oturuma başlandı

 

 

 

Her Baro Nezdinde Gençlik Meclisi Kurulması Hususu

 

Genç Avukat Meslektaşların temsil edilmesi Her Baro Nezdinde Gençlik Meclislerinin kurulması ile mümkündür.

 

 

Gençlik Meclislerinin Baroların Genel Kurullarından Geçirilerek Resmi Statü Kazanması

 

Barolar Birliği tarafından, Barolara Genel Kurulu Kararıyla Gençlik Meclislerinin kurulmasına yönelik tavsiyede bulunması ve bu sayede Gençlik Meclislerine resmi statü kazandırılmasının sağlanması amaçlanmaktadır.

 

 

Baro Yönetim Kurulu Toplantılarına Düzenli Olarak Temsilci Gönderilmesi

 

 Baroların Yönetim Kurulu toplantılarında Gençlik Meclisi üyelerinden bir üye bulunması gereklidir.  Baroların Yönetim Kurulu toplantılarında öncelikle Gençlik meclisini ilgilendiren konuların görüşülmesi bu süreçte Gençlik meclisini temsilen bir kişinin YK toplantısında bulunması, Gençlik Meclisiyle ilgili talep ve açıklama olanağı sağlanması istenmektedir. Bu konulardan sonra Baro Yönetim Kurullarının disipline ilişkin konularının Gençlik Meclisi üyesinin yokluğunda görüşülmesi düşünülmektedir. Böylece Gençlik Meclislerinin Yönetim Kurullarında temsiliyetinin sağlanması amaçlanmaktadır.

 

 

 

Genç Avukatlar Kurultayının Devamlılığı

 

Divan oluşturulması sonrasında, Genç Avukatlar Kurultayı’nın devam etmesi hususundaki 27 Baronun imzalayarak divana sunduğu önerge Genel Kurulu’nun oy birliği ile kabul edilmiştir. Çalışma masamızın görüşü de bu yöndedir.

 

Türkiye Genç Avukatlar Meclisi Kurulması Hususu ve Karar İcra Kurulu Oluşturulması Hususu

 

Türkiye Genç Avukatlar Meclisi Kurulması ve Karar İcra Kurulu Oluşturulması Hususlarının görüşülmesi kapsamlı şekilde çalışma gerektirdiğinden, Çanakkale dönem sözcüsü öncülüğünde bu hususların ve Gençlik Meclisi Kurultayları sonucunda çıkan sonuç bildirgeleri neticesinde sabit olan sorunların görüşülmesi için her barodan bir Temsilcinin katılımıyla 2016 yılı Haziran ayına kadar olan süre zarfında Ankara’da bir toplantının düzenlenmesi ve bu toplantıdan tüm baroların haberdar edilmesi gerekmektedir.

 

Ve son olarak,

 

Gençlik Meclisi Kurultaylarının yönetim işi ve Genel Kurul devamlılığı sadece Kurultaya Katılan Baroların ortak iradesiyle oluşturulan divana aittir. Çalışma masamız bu durumu genel kurula tekrar hatırlatmak istemiştir.  

 

28.03.2024
AV. ONUR ÇANTA
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.